Gezegen oluşum kurallarını yıkan yeni dünya: TOI-4507 b

Uzay araştırmaları sayesinde her geçen gün yeni ve ilginç ötegezegenlerle tanışıyoruz, ancak TOI-4507 b adını taşıyan bu gök cismi, bilinen gezegen davranışlarının neredeyse tamamına meydan okuyarak en sıra dışı keşiflerden biri olmaya aday. Güneş Sistemi’nden yaklaşık 578 ışık yılı uzaklıkta yer alan bu tuhaf dünya, bilim insanlarına gezegen oluşum süreçlerini yeniden sorgulatıyor.

TOI-4507 b, öncelikle son derece genç bir sisteme ait olmasıyla dikkat çekiyor. Yörüngesinde döndüğü yıldızın yaşı sadece 700 milyon yıl, bu da onu keşfedilen en genç gezegen sistemlerinden biri yapıyor.

Gezegenin fiziksel özellikleri ise tam bir muamma. TOI-4507 b, Dünya’dan tam dokuz kat daha geniş bir çapa sahip, ancak kütlesi buna rağmen oldukça düşük. Kıyaslamak gerekirse, Jüpiter kadar büyük olmasına rağmen, kütlesi Jüpiter’in kütlesinin onda birinden bile az. Bu özellikleri nedeniyle, TOI-4507 b, geniş ve seyrek bir atmosfere sahip olan “süper şişkin” ötegezegenler sınıfına giriyor.

Bu gezegenin gariplikleri boyutlarıyla sınırlı değil; yörünge hareketi de bir o kadar şaşırtıcı. TOI-4507 b, yıldızının dönüş eksenine neredeyse dik bir açıyla, yani kutupsal bir rotada hareket ediyor. Yıldızına yakın bir konumda bulunmasına rağmen, bir tam turunu sadece 105 günde tamamlıyor. Bu süre, onu şimdiye kadar gözlemlenen en uzun yörünge periyoduna sahip süper şişkin gezegenlerden biri yapıyor. Genç bir yıldızın etrafında, bu kadar düşük yoğunluklu ve geniş atmosferli bir gezegenin bu denli dik bir yörüngede dönüyor olması, araştırmacıların kafasında pek çok soru işareti yaratıyor.

Gizemi çözme çabaları: olasılıklar eleniyor

Gezegeni keşfeden araştırmacılar, henüz hakem değerlendirmesinden geçmemiş ön raporlarında bu gizemlerin tamamını çözemeseler de, bazı olası açıklamaları elemeyi başardılar. Ekip, bu keşif için NASA’nın TESS (Geçiş Yapan Ötegezegen Araştırma Uydusu) verilerini, Antarktika’daki ASTEP gezegen avcısı teleskobundan elde edilen gözlemlerle birleştirdi.

Birçok süper şişkin gezegenin geniş atmosferi, gezegenin yıldızına çok yakın ve eliptik bir yörüngede dönmesiyle oluşan “gelgit ısınması” süreciyle açıklanır. Bu süreçte yıldızın kütleçekim gücü, gezegenin iç yapısını gerer ve ısınmaya neden olur. Ancak TOI-4507 b, yıldızına yeterince uzak bir konumda olduğu için, gelgit ısınmasının bu gezegenin atmosferini şişirecek kadar etkili olması mümkün görünmüyor.

Bazı durumlarda, bir gezegenin aslında olduğundan daha büyük görünmesinin nedeni, yıldız ışığını engelleyen geniş halka sistemleri olabilir. Ancak TOI-4507 b, yüzeyinin yeterince soğuk olmaması nedeniyle, böyle bir halka sisteminin uzun süre varlığını sürdüremeyeceği tahmin ediliyor.

Geçmişte yaşanan olaylar mı?

Bilim insanları, bu sıra dışı yörüngeyi ve hafif yapıyı açıklamak için, gezegenin geçmişinde dramatik bir olayın yaşanmış olabileceği ihtimali üzerinde duruyorlar. Bu olay, gezegenlerin ilk oluştuğu disk yapısının, yıldızla olan hizasını bozacak kadar ani ve yıkıcı bir süreç olabilir.

Alternatif bir senaryo ise, çok daha dış bir yörüngede bulunan başka bir gezegenin uzun süreli kütleçekim etkisinin TOI-4507 b’yi mevcut eğimli yörüngesine doğru itmiş olması.

Bu gizemli özellikler bütünü, TOI-4507 b’yi gelecekte yapılacak gözlemler için oldukça değerli bir hedef haline getirdi. Yıldızının parlak olması ve gezegenin atmosferinin düşük yoğunluğu, onu James Webb Uzay Teleskobu (JWST) için mükemmel bir inceleme adayı yapıyor. JWST’nin üstün gözlem kapasitesi, gezegenin atmosferindeki kimyasal bileşimi ortaya çıkararak, bu sıra dışı süper şişkin gezegenin nasıl oluştuğuna dair yeni ipuçları sunabilir ve gezegen bilimindeki mevcut teorileri zenginleştirebilir.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir